BİLGİSAYARLI SERA OTOMASYONU
Seralar, bitkisel üretimin iyileştirilmiş
çevresel koşullarda gerçekleştirildiği, diğer anlamda dış ortamın bitkilere
olumsuz etkilerinin olabildiğince sınırlandığı kontrollü ortamlardır. Sera
tarımında üretim alanından en verimli şekilde yararlanılır; yani üretim yoğun
olarak yapılır. Buna bağlı olarak birim alandan daha fazla ürün elde
edilebilir. Seralarda bitki ihtiyaçlarının (su, gübre, diğer bitki besin
maddeleri, ışık, sıcaklık, nem vb.) kontrollü olarak verilebilmesi, hastalıkların
daha kısa sürede tespit edilebilmesi, bitki üretiminin iplere alınarak yukarı
doğru yapılabilmesi kütlesel üretime olanak sağlar. Sera, bitkisel üretimin
endüstriyel olarak yapıldığı, biyoteknolojik işletmecilik kurallarının geçerli
olduğu fabrikalardır. Çoğunlukla tüm proseslerinde teknolojiyi kullandığı için
sera endüstrisi olarak ifade edilmektedir. Günümüz sera tarımı, yoğun bitkisel
üretim kapasitesi ve tüm proseslerinde teknolojinin kullanıldığı endüstriyel
anlamda gelişmiş yapısıyla dikkat çekmektedir.
Sera
endüstrisinin ekonomik getirisi, bitkisel üretim ve maliyeti arasındaki
dengelere bağlı olduğu için, üretimi istenen düzeyde tutmak ve ürün kalitesini
iyileştirmek için sera klimasının ve kaynaklarının rasyonel işletilmesi
gerekir. İfade edilen seracılık anlayışına göre, seraların etkili
yönetilebilmesi, işletilebilmesi için bilgisayar; mikroişlemci kontrollü bilgi
işleme ve otomasyon sistemlerine gereksinim duyulmaktadır. Ülkemizde
endüstriyel anlamda sera teknolojisinin uygulamaya aktarılması çok gecikmiştir.
Bunun politik ve ekonomik bir çok nedeni vardır. Küçük alanlarda klasik
seracılık anlayışı ile üretim yapmak hem üretim kalitesi hem de üretim miktarı
bazında yapılan işe katma değer kazandırmamaktadır. Bugün için 1687 ha domates
serasından yaklaşık 700 milyon dolarlık üretim elde edilmektedir. Seracılık
bazında toplam yıllık üretim yaklaşık 2 milyar dolar düzeyindedir. Ülkemiz için
sera tarımının önemi her geçen gün artmaktadır. Çünkü, seracılık modern
işletmecilik anlayışıyla yoğun işgücü kapasitesinin kullanılabildiği, üretim
planlamasının yapılabildiği, yüksek katma değere sahip ürünlerin üretilebildiği
ulusal ekonomi için dinamik parasal kaynaklar sağlayabilecek önemli bir üretim
sektörüdür. Sera tarımı, teknolojinin gelişmesi ve gelir seviyesinin
yükselmesiyle ilişkili sezon dışı lüks ürünlere olan talebin artmasının bir
sonucu olarak gelişmektedir. Seralarda geniş alanlarda yapılan üretim sayesinde
belirli standart ve kalitedeki ürünü yılın her döneminde marketlerde satışa sunulabilmekte;
yurtdışına ihraç edebilmektedir.
Ancak,
Türkiye’nin bugün için ulaştığı seracılık teknolojisi yurtdışına bağımlı olup;
bitki odaklı otomasyon altyapısına sahip değildir. Modern bir serada otomasyon
alt yapısı hangi bileşenlerden oluşur? Seralarda üretilmesi planlanan bitki
türüne göre isteklerin karşılanabilmesi için aşağıda sıralanan donanımlara
ihtiyaç duyulmaktadır:
1. Sinyal
algılama sistemi
2. Isıtma
sistemi
3.
Havalandırma sistemi
a) Çatı havalandırma b) Fan havalandırma
4. Gölgeleme
sistemi
5. Sulama
sistemi
6. Gübreleme
sistemi
7. Sisleme
sistemi
8. Serinletme
sistemi
9.
Karbondioksit enjeksiyon sistemi
10. Sera
kontrol sistemi
Otomasyona niçin gereksinim duyarız?
Seralarda
bitkilerin büyümesi ve gelişimi için uygun klimanın oluşması, sera içindeki
sıcaklık, bağıl nem, güneş ışınımı gibi değişkenlerin kontrol altına
alınmasıyla sağlanır. Ancak sera içinde olması istenen iklimsel veriler, sera
dışındaki güneş, sıcaklık, yağmur vb etkilerden dolayı sürekli değişir. Yani
sera üzerine gelen enerjinin bir kısmı depolanır; bir kısmı dışarıya verilir.
Eğer yaprak sıcaklığı yüksek ise, bu, bitkide depolanan enerjinin fazla
olmasından kaynaklanır. Fazla enerji birikimi, havalandırma yada serinletme
sistemlerinin stratejik olarak devreye alınmasıyla çözümlenebilir. Eğer serada
sıcaklık düşerse istenen sınırlar arasına ısıtma sisteminin nasıl
çalıştırılacağı önemlidir. Sera içindeki bağıl nem seviyesinin tehlikeli
biçimde artması havalandırmayla önlenebilir; ancak, bu havalandırmanın nasıl
yapılacağı, seradan olan ısı kaybının ekonomik anlamı önemlidir. Yani sera
içindeki donanımların algılayıcılardan gelen sinyallere göre yönetilmesi,
yönlendirilmesi, bitki büyüme döneminde anlık, günlük ve aylık üretim
verilerine göre stratejik olarak şekillenir. Sinyal Algılama Sistemi Nedir?
Seranın etkili yönetilmesi için, sera içindeki ve dışındaki güneş ışınımı,
sıcaklık, rüzgar hızı, yağmur, bağıl nem, gibi birçok değişkenin sürekli
ölçülmesi gereklidir. Bir algılayıcı sinyali seçme (1), dönüştürme (2) ve
algılama (3) fonksiyonlarını yerine getiren elektriksel sinyal çıkışlı
elemanlar olarak tanımlanmaktadır. Algılayıcı, birçok sinyal arasından istenen
bilgiyi seçer; bilgiyi ölçülebilir bir forma dönüştürür; sinyali algılama
işlemini gerçekleştirir. Klimatolojik ölçümlerde kullanılan algılayıcıların
toplam belirsizliği (the overall uncertainty) tam skalada % ± 5’den daha büyük
olmamalıdır. Sinyal algılama sistemi, yapılan tarımsal üretim yöntemine göre
değişmekle birlikte, aşağıda sıralanan bileşenlerden oluşur:
1. Sıcaklık
algılayıcıları: hava ve toprak sıcaklığı
2. Nem
algılayıcıları: Hava nemi, toprak nemi
3. Güneş
ışınımı algılayıcıları
4. Fotosentez
etkili ışınım algılayıcıları
5. Yağmur
detektörü
6. Rüzgar hızı
ölçer
7. pH ölçer
8. Elektriksel
iletkenlik ölçer
9. CO2
analizörü
Bilgisayar kontrollü sera otomasyonu niçin
gereklidir?
Modern sera
kontrol sistemleri dış etkilere cevap olarak sadece kısa dönem eylemlerini
komuta etmez; aynı zamanda yetiştirici tarafından tarif edilen uzun dönem
stratejisinin kurulmasında da katkıda bulunur. Günümüz bilgisayarlı sera
kontrol sistemleri, analog kontrol birimlerinin sayısallaştırılmış
versiyonlarıdır. Anlık, günlük, aylık klimatolojik ve üretim bilgilerinin
sürekli kaydedilebilmesi ve bunları üreticinin kullanımına sunabilmesi üstün
taraflarıdır. Bilgisayarlı kontrol sistemleri büyük başarısına karşın veri
akışının çok değişken ve sürekli olması başlangıçta sistemi karmaşık hale
getirmiştir. Orta büyüklükte bir sera bakımı için toplam 300 yada 400 ayarlama
sayılarına ulaşılmaktadır. Bu ayarlamaların fiziksel ve pratik anlamı her zaman
kullanıcı açısından kolay değildir. Uygulamada hatalar çok kolay oluşmaktadır.
Yazılım yetiştiriciye yardımcı olmasına ve yol göstermesine karşın, temel engel
yetiştiricinin temel amacını yerine getirmek, yani para kazanmasını sağlayacak
uygulamalı ayarlamaların yapılma zorunluluğudur. Klasik otomasyon anlayışına
göre, sadece sera klimasının izlenmesi ve kontrolü yapılarak otomasyon
sağlanabilmektedir. Bilgisayar, bitkisel üretimin her aşamasında - anlık
günlük, haftalık, aylık ve üretim döneminde stratejik olarak kullanılmalıdır.
Seradaki klima değişkenlerinin bir fonksiyonu olarak bitki büyümesi hakkındaki
bilgi, bitki performansına göre günden güne düzenlenen ayar değerleri,
klimatolojik değişim izlenerek dolaylı bir şekilde kullanılır. Bitki
fizyolojisi ile klimatolojik bilgi birikimi birleştirilebilirse, günlük klima
kontrolünde temel iyileştirmeler başarılabilir. Üretim planlamasında
standardizasyon sağlanarak ürün kalitesi arttırılırken, piyasaya erken çıkma,
erkencilik yada piyasa koşullarına göre ürünün büyümesini yavaşlatma taktikleri
geliştirilebilir. Sera endüstrisinde bitki odaklı otomasyon amaç olmalı; bitki
reaksiyonlarına dayalı konuşan bitki "speaking plant" yaklaşımı
benimsenmeli; sıcaklık, nem, ışık, fotosentez, CO2 konsantrasyonu arasındaki
ilişkiler değerlendirilmelidir. Bu şekilde bitki büyümesinin optimizasyonu
için, üretim süresince bitki büyümesinin ve gelişiminin etkili ve sürekli
kontrol edilmesi gerekir
1. Otomasyon
seviyesi: Bitkinin isteklerine göre sera içinde olması istenen klimaya
(bioklima) uygun alt donanımlar (çatı pencereleri, ısıtma, sulama, serinletme,
gölgelendirme, fan havalandırma gibi) algılayıcılardan gelen sinyallere göre
çalıştırılır.
2. İşlemsel
seviye: Sera bioklimasıyla ilgili ayarlamalar, günlük bitki büyümesine göre
yapılır.
3. Taktiksel
seviye: Günlük bitki büyümesiyle ilgili planlama, aylık bitki gelişimi, hasat
durumu, piyasa durumu vb ekonomik veriler dikkate alınarak yapılır.
Bilgisayar kontrol sistemi hangi bileşenlerden
oluşur?
Seranın bilgisayarla kontrol edilmesi birçok
şekilde yapılabilir. Uygulamada gömülü, dağıtılmış ve uzaktan veri
toplama-kontrol teknolojileri kullanılabilir. Bu işlemlerin yapılabilmesi için
seralar için geliştirilmiş özel otomasyon programlarına gereksinim
duyulmaktadır. ÜRETİM ORTAMLARI Stok malzemenin barındırılması, tohum ve
çeliklerin köklendirilmesi, kesme ve saksı bitkileri üretimi amaçları ile çevre
koşullarının kontrol altında tutulmasını sağlayacak yapısal tesislere gerek
vardır. Yastık, tunel, sera gibi üzerleri şeffaf (Transparant) bir malzeme ile
örtülmüş konstrüktif (yapısal) elemanları ÜRETİM YAPILARI adı altında
topluyoruz. Bu şeffaf kabuk içerisinde amaçlanan doğrultuda iki üretim için
üzerinde ve içinde bitkilerin geliştiği toprak yada toprak görevi yapan karışım
ve yapay ortamlara ÜRETİM ORTAMLARI diyoruz. Üretimde kullanıla materyalin
cinsine (tohum-çelik), üretim amacıma (kesme çiçek, ağaç ve çalılar, salon ve sera
çiçekleri) ve bölgesel koşulların sağladığı olanaklar ÜRETİM YAPILARI'nın tip
ve detaylarında büyük değişikliklerin ortaya çıktığı görülür.
a) Tohumla
Çoğaltmada Kullanılan Yapı ve Malzemeler Tohumların elde edilmesi, ayrılması,
kurutulması, embriyo dinlenmesi görülen bitki tohumlarında kontrollü depolarda
katlama yapılabilmesi için örtü dışında bir yapısal komplekse gereksinme
vardır. Bu yapı içerisinde depolama dışında, ayırma, mekanik ve kimyasal
aşındırma, ilaçlama ve paketleme işlemlerinin yapılabileceği ünitelerin
bulundurulması gerekir. Tohumların katlaması sandıklar içerisinde yada plastik
torbalarda yapılır. Ekim öncesi işlemler ve ekilebilmeleri için özel alet ve
ekipman gerektirebilirler (mibzer, çizgi tırmığı, merdane, gölgeleme ve sulama tesisatı
ile çapalama, otalama, gübreleme ve söküm aletleri). Büyük tohumların (3-10 mm)
ekimi açılan çizgilere elle yapılabiliri. Daha büyük tohumların ekimi, özel
aletlerle açılan çukurlara olur. Dikimde sıra ve sıra üzeri mesafeleri, tohum
büyüklüğü, büyüme hızı, ekolojik bölge koşulları ve toprak işlemede
kullanılacak alet ve ekipmanların iş genişlikleri dikkate alınarak saptanır.
İlke olarak yerinde büyütülecek çöğürlerin elde edilmesinde tohumlar, tırmık
yada merdane ile açılan çizgilere (sıra araları 10-70 cm) sıra üzeri mesafeleri
2,5 cm.den az olmamak üzere el yada mibzerle yapılır. Tohumlar, gübresi bol bir
karışım ayda yanmış ve elenmiş ahır gübresi ile çizgileri dolduracak şekilde
örtülür. Sık çıkan yerlerde gerekli seyreltmeler yapılarak, gerekli bakım
işlemleri sürdürülür. Sonbaharda sökülen çöğrüler depolanarak kış içerisinde
uygun zamanlarda kaba yada yeni yerlerine dikimleri sağlanır. Yeni çıkan fide
ve çöğürlerin kuvvetli bahar ve yaz güneşine karşı gölgelenerek korunmasında
bazı türler bakımından gerek duyulabilir. İhtiyaca göre hasır,, kargı yada
bezle örtüleme yapılabilir. Örtü malzemesinin yarı gölge sağlayacak bir
malzemeden seçilmesi ve bitkinin gelişmesini engellemeyecek bir yükseklikte
tutulması gerekir. Küçük tohumlar genellikle çok yüzlek yada toprak yüzüne
ekilirler. Bunların sürekli olarak nemli tutulmaları oldukça zordur.
Sulamalarında alttan sızdırma yada çok ince sisleme biçiminde uygulama seçilir.
Nadide ve çok küçük tohumlar kasa yada geniş ağızlı saksılara ekilir. Üstleri kapatılamaz
yada toz perlit gibi çok hafif bir malzeme örtülür. Tohumların kolay çimlenmesi
ve nemin korunması için kapların üzerine cam yada plastik örtü konulmasında
yarar vardır. Tohumlar çimlenip iki-üç yaprak olunca, cam örtü açılarak,
gelişmeleri sağlanır. Yeterli boya ulaşanların fincan saksılara, kasalara yada
doğrudan üretim yastıklarına alınması sağlanır. Mevsimlik ve perenial çiçek
tohumlarında dikim zamanı ve yeri, amaca göre saptanır. Erkenci ve hassas
çeşitlerin SICAK, orta dönemde ve dayanıklı olanların ise SOĞUK YASTIKLARA
ekimleri sağlanır.
b) Süs
Bitkilerinin Çelikle Çoğaltılmaları İçin Gerekli Tesisler Süs ağaç ve
çalılarına ait odun çelikleri kış aylarında kesilip demetlendikten sonra,
soğukta katlamaya alınır. Katlama; 0 oC - 4 oC arasında sıcaklıkta tutulabilen
depo ve mahsenlerde yada açıkta ve gölge bir yerde kum içersinde yapılır. Odun
çeliklerinde ihtiyaç duyulan yapı sadece depo ve dikimlerinin yapıldığı
yerlerde sulama için gerekli tesisattır. Oysa, yeşil yaz ve kış çelikleri ile çoğaltmada,
kolaylıkla köklenebilen bazı türler dışında, alttan ısıtmalı, sisleme ve şeffaf
örtülü ÜRETİM YAPISINA GEREKSİNME duyulur. Basitten gelişkine bunlar; 1. SOĞUK
YASTIKLARI Isıtılmayan yere gömülü yada basit olarak etrafı tahta ile
perdelenip içerisine tohum ekimi yada çelik dikimi için harç doldurulmuş, üzeri
çerçevelere geçirilmiş cam, gerilmiş yada örtülmüş plastik örtü ile kapatılmış
çok basit yapılardır. Sabit ayda yerleri değiştirilebilecek biçimde
yapılabilir. Kuzey duvarları yüksek tutularak korunma ve daha iyi bir
güneşlenme sağlanır. Geceleri ve soğuk günlerde plastik yada hasır ilave
örtülerle koruma sağlanır. Soğuk yastıklar ilkbaharda sebze ve çiçek
fidelerinin yetiştirilmesi için kullanılır. Mayıs-Eylül aylarında süs ağaç ve
çalılarının çeliklerinin köklendirilmesi amacı ile kullanılır. Ekim - Şubat
aylarında ise ibreli çeliklerin köklendirilmesi amacı ile değerlendirilebilir.
Isıtma olmadığından kolay köklenebilen türler üzerinde çalışılmalı yada yaz
aylarında güneş enerjisinden yararlanılarak alttan ısıtma imkanı yaratılabilir.
2. SICAK YASTIKLAR
Kalorifer,
güneş enerjisi, jeotermal enerji yada taze ahır gübresinin yanması sırasında
verdiği ısıdan yararlanılarak korunan ve üzerleri camlı çerçevelerle kapatılan
tesislerdir. Genellikle tek taraflı batarya yada çift eğilimli çatıya sahip
basit üretim yapılabilir. Çerçevelerin yapımında ahşap yada demir profil
kullanılabilir. Çerçeve araları şeffaf plastik pranda (PVA, PVC örtü) özel çift
katlı PVC levha yada cam kullanılır. Sıcak yastıklar çelik köklendirme, fide
yetiştirme, çiçekli saksı bitkilerinin üretimi, kesme çiçek yetiştiriciliği ve
püskürtme düzeninin kurulması ve güneş enerjisinden yararlanılarak alttan
ısıtma imkanlarının sağlanması zorunlu olacaktır. Yapım ve işletme maliyetlerinin
düşük olması yanında kullanım ve bakım kolaylığı nedeni ile aile işletmeleri
için uygun bir sistemdir. Sadece süs bitkileri için değil sebze, meyve ve kesme
çiçekçilik amaçları ile değerlendirilebilecek ve tüm yıl boyu kullanım olanağı
sağlayacak tesislerdir. Isıtma sisteminde yüzeydeki ısıtıcı boruların siyaha
boyanması ile gündüz güneş enerjisinden de yararlanma olanakları sağlanabilir.
Genellikle toprak altı ve yüzeyden geçen borular sıcak su ısıtma sistemi ile
çalıştırılır. Buhar ısıtma sitemlerinin yakınında bulunan sıcak yastıklar çürük
buharın kullanımı amacı ile değerlendirilebilir. Jeotermal enerjiden
yararlanmak üzere kurulan tesislerde eşanjör (ısıtma birimi) kurularak sistemde
kireçlenme ve kalorifer sisteminin tıkanması önlenmiş olacaktır. Ayrıca
otomatik çalışan devridaim sistemle istenilen ısının sağlanması mümkün
olacaktır.
3. ÜRETİM SERALARI
Sıcak yastıkların
geliştirilmiş yüksek ısı ve nem gereksinmesinin karşılandığı, kullanım amacı
doğrultusunda ihtiyaç duyulan değişiklikler ve gelişmeler sağlanabilen
tesislerdir. Örtü malzemesine göre PVC branda, PVC levha ve cam olabilir.
İskelet ve çerçeveler ahşap profil boru ve dolu profiller ile alüminyum doğrama
ile yapılabilir. Seraların birbirleri ile ilişkilerine göre bireysel yada blok seralar
yapılır. Yapım teknolojisinin ve üretim programının gereği olarak minimum 320
cm., maksimum 15 m. ayak açıklığı olan seraların yapımı ve kullanımı mümkündür.
Seralar üretim amaçlarına ve yapımlarında uygulanan teknolojiye göre :
a) Adaptasyon
seraları tüneller ve geçici örtülemeler : İçinde mist tesisi bulunan yada elle
kumandalı su püskürtme sistemleri kurulmuş plastik branda örtülü tesislerdir.
Çelik köklendirme, kesme çiçek üretimi, saksı bitkilerinin geliştirilmesi, süs
bitkileri köklü çeliklerinin kaba alındıktan sonra adaptasyonları için
kullanılan yapılardır. Isıtmaları sıcak hava püskürtmeli sıcak su borulu yada
buhar sistemli olabilir. İskelet sistemleri inşaat demiri yada kıvrılmış su
boruları ile sağlanabilir. Kaburga arası bağlantılarda ahşap çıta, lama demiri
yada tel kullanılabilir. Üretim ortamı olarak doğrudan toprak yüzeyi
kullanılabileceği gibi özel yapılmış tekne benzeri hendekler içersine sterilize
edilmiş harç doldurularak kesme çiçek üretiminde yada perlit miktarı
arttırılmış harç içersine süs bitkisi çelikleri dikilerek köklendirilmeleri
sağlanabilir. Bu hendekler gül, karanfil, krizantem vb. gibi kesme çiçeklerin
üretiminde özellikle Ege ve Akdeniz bölgeleri için ideal tesisler olarak görev
yaparlar. Havalandırma karşılıklı iki kapının zaman zaman açılması yada tepede
oluşturulan bacalar yardımı ile sağlanır. Tek tek yada bloklar halinde alanda
yer verilebilir. Örtü yüzeylerinden toplanan suların, drenaj kanalları
yardımıyla dışarı atılması yada özel havuzlarda toplanarak sulama suyu olarak
kullanılması yararlıdır. Genelde ilke olarak rüzgardan korunmuş, iyi güneş
alabilen yelerde doğu-batı yada kuzey-güney doğrultusunda kurulurlar. Ancak
sera içinde oluşturulacak tava, yastık sıra yada hendeğe dikim söz konusu
olduğunca bunların doğrultularının kuzey-güney olması sağlanmalıdır.
b) Tek yada çift eğilimli seralar :
Güney bakarlı kapı yada teras duvarlarının önünde ve duvara yaslanmış olarak
oluşturulan tek eğilimli seralar genellikle iç mekan bitkilerinin
yetiştirilmesi ve bahçe çiçeklerinin üretimi amacı ile kullanılır. Yanında
kurulduğu yapının gereksinmeleri doğrultusunda planlanır. Isı ihtiyacı yapının
kalorifer tesisatında karşılanır. Yapıdan ve dışarıdan giriş olanakları
sağlanır. Yapıların Güney yönüne yerleştirilmiş olmaları ve güneş ışınlarını
doğrudan almaları nedeni ile oldukça iyi ısınan ve iyi güneşlenen üretim
yapılarıdır. İç donanım ihtiyaca göre geliştirilir. Çift çatılı basit seralar,
üretim tezgahlarının bulunduğu seviyeye kadar toprağa gömülü yada duvarla
kapatılmış genellikle iki tezgahtan ibaret (320 cm. genişlikte) cam örtülü
basit yapılardır. İskelet dolu profil yada ahşap olabilir. Isıtmaları soba
tezgah altı duman boruları yada tezgah altına yerleştirilmiş kalorifer boruları
ile sağlanır. Bu sistemde toprağın ve havanın birlikte ısıtılması sağlanmış
olur. genellikle çift eğilimli, çift tezgahlı bu seralar; çelik köklendirme iç
mekan bitkilerinin büyütülmesi ve kesme çiçek üretiminde kullanılır. Kış
aylarında Sardunya ve diğer yazlık çiçeklerin fidelerinin üretim amacı ile de
değerlendirilir. c) Blokseralar : Bunlar plastik örtülü yada plastik levha ve
camla kaplanmış bireysel seraların yan yana eklenmesi ile elde edilmiş büyük
üretim hacimleridir. Ara duvarların ve ayırıcı perdelerin olmayışı, tüm sera
alanının kullanımına ve toprağın makine ile işlenmesine olanak sağlanmaktadır.
Tüm alanın tarla benzeri işlenmesi ve tüm alanda kesme çiçek yada turfanda
sebze üretiminin sağlandığı kapalı mekanlardır. Yerleşim sistemlerin oluşumu
alan kullanımı ve işletme ekonomisi yönünden değerlendirilerek kullanılan ve
ekonomik bir üretim işletmesi için gerekli tesislerdir. Planlama, yapım ve
işletilmelerinde uzman elemanlara gereksinme duyan bir işletme biçimidir.
4. ÖRTÜ ALTI ÜRETİMİNDE YAN TESİSLER
Üretim yapılarına bağlı yada onların çok yakınında amaçlanan üretim biçimine
göre alanları ve kapladıkları hacimleri değişen, özellikli yapılardır. Tek çatı
altında yada birbirine bağlı olarak bulunurlar. İşletmenin kapasitesine ve
yerleşim planına göre bulundurulabilecek yan tesisler şöylece sıralanabilir.
a) Gübrelik,
kompost ve toprak deposu : İşletmenin üretim kapasitesine bağlı olarak mutlak
bulunması gerekli tesislerden birisidir. Çalışma kolaylığı sağlaması, yağışlan
ve güneş etkisi ile bozulma ve yıkanmanın engellenmesi, düzenli ve sürekli
takviyenin sağlanabilmesi için üzerinin kapalı, ayırıcı duvarların (perdelerin)
yapılmış, zeminin beton kaplı ve çalışma kolaylığı sağlayıcı formda
oluşturulması gerekli olacaktır. Yığma, aktarma ve toplama işlemleri ile
parçalama ve karışımın hazırlanması amacı ile depolanan malzemenin (toprak,
torf, perlit, kum, yaprak çürüntüsü ve gübre) alınması ve taşınmasında iş
kolaylaştırıcı düzen ve gereç kullanımının sağlanması yada sabit sistemlerin
kurulup otomatik işler duruma getirilmesi gibi kapasite artımı sağlanmış
olacaktır. Gübre, yaprak çürüntüsü (kompost) ve torf gibi olgunlaştırılıp
parçalanması gereken malzemenin daha geniş alanlarda depolanması yada depolama
alanına başka bir yerde olgunlaştırılmış malzemenin getirilmesi gerekir.
Toprak, kum, volkan tüfü, styromul ve perlit gibi malzemenin, kolaylıkla
karışım hazırlayıcı düzene aktarımı sağlanacak biçimde depolanmasında yarar
vardır. Styromul ve perlit orijinal torbaları ile saklanmalıdır.
b) Karışım Hazırlama ve Sterilizasyon Ünitesi
: Depolanan malzemenin, işletmede ihtiyaç duyulan karışım reçetesi ve miktarına
bağlı olarak hazırlanması ve içerisinde bulunabilecek hastalık yapıcı
canlıların yok edilmesiyle işlem gerçekleştirilir. Karıştırma ve sterlizasyon
işlemlerinin büyük işletmelerde otomatik düzen ve sistemlerle
gerçekleştirilmesi istenir. Karıştırma ve parçalama işlemleri, hızla dönen
palet ve elekten oluşan basit makine ve düzenler aracılığı ile yapılır. Küçük
işletmeler için bu makinelerin düşük kapasiteli olanları seçilebilir yada elle
yapılabilir. Sterlizasyon işlemi ise buhar, alttan ısıtma yada kimyasal
maddeler kullanılarak yapılır. En uygun sistem buharla işleyenlerdir.
c) Dolum ve
Dikim Bölümü : Süs bitkisi tohumlarının ekileceği yada köklü çeliklerinin
dikileceği kasa, saksı, torba ve özel kapların; hazırlanan harç karışımı ile
doldurulup, fidelerin dikilip-tohumların ekildiği kapalı bir mekandır.
İşletmenin kapasitesine ve kullanılan kapların özellik ve niteliklerine göre
özel makine ve ekipman yardımı ile dolum ve dikim işlemleri yürütülür.
Otomatik, yarı otomatik yada işlemlerin el aletleri ile yapımı, işletmenin
üretim amacı ve kapasitesi ile yakından ilgilidir.
d) Sundurma :
İşletmede kullanılan iş makineleri ile bunların alet ve ekipmanları, saksı,
kasa, sulama sistemleri vb. gibi dışarıda depolanabilecek malzemelerin
korunduğu çetı altıdır. Yanları açık yada bir tarafı kapalı olabilir. Müstakil
yada ana yapının çatı uzantısı olabilir. Giriş ve çıkış kolaylığı sağlaması
bakımından yola yakın düşünülmelidir.
e) Soğuk Depo ve Paketleme Bölümü : Tohum,
çelik, fide çöğür, kesme çiçekler ile soğanlı ve yumrulu bitkilerin soğuklanma
ihtiyaçlarının karşılandığı, indirilen soğutulabilen (ısısı ayarlanabilen)
bölümlere ayrılmış kapalı mekanlardır. Depolanan malzemenin isteklerine uygun
bölümlerin bulunması istenen ve beklenen bir gelişmedir. Depolanmış olan
malzemenin satışa sunulurken paketlenip ambalajlanması, bu mekanda sağlanır.
Paketleme ve depolama malzemesi yine bu mekanda sağlanır. Paketleme ve depolama
malzemesi yine bu mekanda saklanır. Ayrıca depolama öncesi işlemlerin yapıldığı
bir mekandır. Alanı ve depolama bölümlerinin miktarı, işletmenin kapasitesi ve
yapılan çalışmaların niteliğine göre belirlenmelidir.
f) Yağmur ve Kullanma Suyu Depoları :
Özellikle saksı bitkileri ile kesme çiçek üretiminde kireçsiz temiz ve ortam
ısısına uyarlanmış kullanma suyuna ihtiyaç vardır. Yeterli suyun sağlanamadığı
yerlerde, süs bitkileri üretiminden söz edilemeyeceği doğaldır.
g) Gölge Evi
(Lathause) : Saksı bitkilerinin, özellikle yaz sıcaklarının fazla ve ışık
şiddetinin çok yüksek olduğu yerlerde korunup bakılmaları amacı ile yapılır.
Genellikle %50 gölgeleme yeterlidir. Geçici yada sabit gölgelenmiş mekanların
oluşumu bulunulan bölgenin ekolojik koşullarına göre ayarlanır. İç mekan
bitkilerinin bir bölümü ve gölge seven bitkilerin tümü yaz boyunca gölge
evlerinde bulundurulurlar. Kış yada dolu zararlanmalarına karşı korunmak amacı
ile kesme çiçek ve iç mekan bitkileri içer ağ kullanımı bu kapsam içinde
düşünülebilir. Kısa gün bitkilerinde karartma işlemi geçici olarak uygulanan bir
örtüleme biçimi olarak krizantemlerin erken çiçeklenmelerinde yararlanılır.
h) Saksı yada
Değişik Kaplar İçine Dikilmiş Odunsu Bitkilerin Depolanması : Köklenmiş
çeliklerin birinci kap değiştirmeden sonraki dönemde gelişmelerinin sağlanması
ve satış için bekletildiği alanlardır. Otlanmayı önlemek üzere tabana plastik
örtü serilerek üzerine kum döşenmiş yastıklara uygun aralıklarla yerleştirilen
bitkilerin sulamaları yağmurlama olarak yapılır. Yağmurlama sistemi sıvı
gübreleme tankı ile bağlanarak belirli aralıklarla gübrelemeleri sağlanır.
Gelişme durumuna bağlı olarak aralıkların ayarlanması büyüme mevsimi içerisinde
birkaç kez yapılabilir. Yaz aylarında depolama bitkilerin satışa sunulması
halinde diğer bitkilerin boşalan alanlara genişletilmesi sağlanabilir.
İşletmenin üretim konusuna kapasitesine ve çalışılan bölgenin koşullarına göre
farklı nitelik ve hacimdeki kapalı mekanlara gereksinme duyulabilir.
Bunlar : Araştırma laboratuarı,
idare ve büro birimleri, çalışanların sosyal ve dinlenme gereksinmeleri için
alanlar ile konut alanlarının esas yapılar yakınında yer alması gerekebilir.
Üretim işletmesinin proje ve uygulama çalışmalarını da yürütmesi durumu ayrıca
değerlendirmeye alınması ve planlamada bu amaca uygun gelişme ve tesis
gereksinmelerinin karşılanması gerekecektir. İşletme içi ulaşım ağının her
zaman kullanılabilir durumda olması ve yeterli miktarda park yerinin bulunması,
gerekebilecek durumlarda büyük araçların alana girişi ve dönüşleri için yer
ayrılmalıdır.
SERA İÇİ DONANIMLAR VE ÜRETİM ORTAMI HAZIRLIĞI
Seralar tüm
yıl boyu üretimi gerçekleştirmek için örtü altında uygun yetiştirme ortamı
koşullarını hazırlayan tarımsal yapılar olarak niteleyebileceğimiz bu kompleks
tesislerin iskelet ve örtü malzemeleri yanında üretim ortamı ve gerekli
koşulların sağlanabilmesi için sera içi donanımlarının oluşturulması ve üretim
ortamlarının hazırlanması zorunludur.
a) Üretim
Ortamları ve Kaplar : Sera içi üretim programı doğrultusunda, farklı üretim
aşamalarında ekim ve dikim için kullanılan tezgah ve kaplarda büyük
değişiklikler olduğu gibi bunlar içersine konulan harçlarda da büyük
farklılıklar ortaya çıkacaktır. Sera tabanı üretim alanı olarak kullanıldığında
(plastik seralarda ve bazı kombine seralarda kesme çiçek ve sebze üretiminde)
mevcut toprak yada nitelikleri düzeltilmiş ilave besin maddeleri ve organik
madde katkılarıyla fiziksel özellikleri yetiştirecek bitkinin isteklerine uygun
olarak ayarlanmış toprak yüzeyi sterilize edildikten sonra işlenir. Üretim
aracı doğrultusunda yastık, tava yada karık biçiminde yüzey şekillendirilerek
dikime hazırlanır. Tüm alanda tek bitkiden oluşacak sıra dikimlerde toprak
yüzünün sadece düzeltilerek makine yada elle dikimin yapılması sağlanır. Kesme
çiçekçilik amacı ile kullanılacak seralarda bazı özel üretim ortamlarının
hazırlanması zorunludur. Gül, Karanfil, Krizantem, Gerbera gibi kesme çiçek
türleri için hendek adı verilen özel üretim yataklarının hazırlanması, kaliteli
ve standart ürün elde edilen sonuçlara göre en sağlıklı ve düzenli üretim
tabandan izole edilmiş ortamlarda gerçekleştirilebilmektedir. Kesme çiçek
saksılı bitkiler ve çelik köklendirme amacı ile kullanılan izole edilmiş ikinci
önemli üretim yastığı tipi tezgahlardır. Hendekler toprak yüzünden (üretilecek
malzemenin niteliğine, kullanılacak yapı malzemesinin özelliğine ve üretimdeki
devamlılığa bağlı olarak) bir miktar (5-50 cm.) yüksekte yada ara yolları
seviyesinde doldurulacak biçimde düzenlenir. Genişlikleri seranın boyutlarına
sulama ve aydınlatma tipine ve üretilecek bitkinin isteklerine bağlı olarak
100-120 cm. tutulur. Ara yollarda ise 40-50 cm.lik genişlik yeterli olacaktır.
Hendek içleri 40 mikron kalınlıktaki polietilen branda ile kaplanır. Hendek
içleri üretilecek bitkinin istekleri doğrultusunda uygun bir karışımla
(sterilize edilmiş) doldurulur. Çeşitli tipleri ve boyutları ekli şekillerde
gösterilmiştir. Tezgahlar hendeklerin anlatılan özelliklerine ek olarak ayakta
çalışma olanağı sağlamaları ile işçilikte ve farklı amaçlarla kullanımda büyük
olanaklar ortaya koyarlar. Genellikle çelik köklendirme, saksı bitkilerinin
yetiştirilmesi ve kesme çiçekçilikte kullanılabilir. Yapımında kullanılan
malzeme, boyutlar ve içlerinde kullanılan harç karışımları değişkendir. Çelik
köklendirme ortamı olarak; perlit, kayın yaprağı çürüntüsü, yıkanmış dere kumu
ve bunların farklı oranlardaki karışımları kullanılır. Tohum ekilecek tepsi
yada kasalarda ise özel tohum harcı, tohumun büyüklüğüne ve eldeki malzemelere
göre ayarlanır. Genellikle eşit oranlardaki kum, gübre ve torf karışımı
(elenmiş olarak) uygun olacaktır. Saksı harcı yada hendek ve tezgahların
doldurulması için gerekli olan harçlar için farklı reçeteler uygulanabilir. ·
Köklenmiş çeliklerin dikileceği kaplar için:. 1 kısım Bahçe toprağı 1 kısım Kum
1 kısım Yanmış ahır gübresi 1 / 2 kısım Yaprak çürüntüsü 1 / 2 kısım Perlit ·
Saksı Bitkileri için: 1 kısım Bahçe toprağı 1 kısım Killi toprak 1 kısım Kum 1
/ 2 kısım Ahır gübresi 1 / 2 kısım Kompost 1 / 2 kısım Perlit · Azelia,
Poinsetia, Ortanca, Afrika Menekşesi, Cyclamen gibi asit toprak isteyen saksı
bitkileri için: 1 kısım Orman toprağı 1 kısım Kum 1 kısım Kayın yaprağı çür. 1
kısım Yanmış ahır gübresi 1 / 2 kısım Perlit Bu karışımlar içerisine gereli
N-P-K ve mikroelementlerin karıştırılıp buharla sterilize edilmesi ile harç
hazırlanmış olacaktır. b) Aydınlatma : Doğal ışık kaynağı güneştir. Güneş
ışınlarından, özellikle kış aylarında en yüksek yararlanmayı sağlamak için sera
içinde ışık dağılımının eşit olması gerekir. Bu bakımdan seraların ve sera içi
yatak ve tezgahların yönlendirilmesi önem taşır. Genelde seraların Doğu-Batı,
bitki seralarının ise Kuzey-Güney doğrultusunda yerleştirilmeleri bitkilerin
eşit miktarlarda ışıklanmalarında etkili olur. Kış ve Yaz aylarında seraların
güneşlenme durumları yönlendirme ile doğrudan ilişkilidir. Seralarda kesme
çiçek üretiminin ekonomik bakımdan önem taşıdığı kış aylarında Doğu-Batı
yönünde yerleştirilen seraların büyük avantaj sağlayacağı gözden ırak
tutulmamalıdır. Sera hangi yönde olursa olsun bitki sıralarının Kuzey-Güney
doğrultusunda yerleştirilmeleri zorunludur. Çeşitli bitkilerin ışığa
gereksinimleri farklı olduğu gibi, aynı bitkinin farklı gelişme dönemlerinde
ışıklanma ihtiyaçları da büyük farklılık gösterir. Bitkilerin gelişme
dönemindeki gün uzunluğuna gösterdikleri tepkiye fotoperiyodizm denir.
Fotoperiyodiste gösteren bitkilerin kesme çiçekçilikte kullanımlarında karartma
ve ilave ışıklandırma ile istenilen dönemde çiçek elde etme olanağı sağlanır.
Krizantem, poinsetia, karanfil vb. gibi ışığa duyarlı bitkilerin üretiminde
özellikle kış aylarında ilave ışık gereksinmeleri akkor lamba, cıva buharlı
ampul yada floresant tüpler yardımı ile istenilen miktarda sağlanır. c) Isıtma
: Doğal sıcaklık kaynağı güneştir. Güneş ışınlarının seraya geliş açısına bağlı
olarak sera içi sıcaklığında da değişiklik görülür. Güneş ışınlarının 90o lik
bir açı ile gelmesi halinde %10 kayıp olurken geliş açısının 20o ye inmesi
halinde kayıp oranı %32 ye çıkar. Doğal enerji kaynağı olan güneşten gelen ısı
ışınlarının bir bölümü sera camı tarafından yansıtılır ve tutulur. Sera içine
geçen ışınlar bitki yüzeyinde ve toprak tarafından tutularak ortamın ısınması
sağlanır. Bitkiler gelişmeleri için gerekli optimum sıcaklık istekleri
bakımından gruplandırılabilir. Bu nedenle aynı sera ortamı içersinde farklı
bitki gruplarının bulundurulması yerine aynı gruptaki bitkilerin kullanımında
başarı oranı yükselecektir. Bitkilerin gün içersindeki sıcaklık istekleri de
büyük farklılık göstermektedir. Sera içi sıcaklığı ışık intensitesi ve nem
oranıyla yakından ilgilidir. Düşük ışık intensitesi ve düşük sıcaklık buna
karşılık yakından ilgilidir. Düşük ışık intensitesi -yüksek ısı ilişkisi
kurulmalıdır. Örneğin, gece düşük sıcaklık gündüz ise yüksek ışık intensitesi
yada tersi bitkilerde bazı olumsuz gelişmelere neden olur. Örneğin,
karanfillerde çiçeklenme devresi için en uygun sıcaklık kış aylarında gündüz
10-15 oC gece ise 7-10 oC dir. Sera içinde bitki türüne bağlı olarak değişen
sıcaklık isteklerinin karşılanmasında dış ve iç mekan arasındaki sıcaklık
farklılığı rol oynar. Dış sıcaklığın yüksek olması halinde soğutma iç
sıcaklığın dış sıcaklığa bağlı olarak düşmesi halinde ise ısıtma ihtiyacı
ortaya çıkar. Ülkemizde ekonomik bir kesme çiçek üretim işletmesi yada saksı
çiçekleri üretiminin sağlanabilmesi için hava sıcaklığının düşük olduğu kış
aylarında örtü altı üretiminin sağlanmasıyla mümkündür. Bu nedenle kış
mevsiminde kaliteli ve bol ürün alabilmek için ısıtma sisteminin etkin bir
şekilde düzenli olarak çalıştırılmasında zorunluluk vardır. Genel olarak
ülkemiz seralarında çoğunlukla soba ile ısıtma daha doğrusu Güney illerimiz
için ısının 0'ın altına düştüğü donlu günlerde koruma amacı ile yapılmakla
birlikte bu yöntemin sağlıklı kaliteli ve standart bir üretim için uygun
olmadığı bilinmelidir. Kesme çiçek üretim ünitelerinin ekonomik büyüklüğünü en
az 2000 m2 olarak kabul edersek iki tür ısıtma sisteminden söz edebiliriz. ·
Özellikle küçük işletmeler için önerilen SICAK HAVA ÜFLEMELİ; · Üç dekardan
daha büyük işletmeler için merkezi kaloriferli ısıtma sistemi uygulanabilir. Sıcak
su ve buhar borulu kalorifer ile ısıtma sistemi; sıcaklığı 90-130 oC olan sıcak
su ile çalışır. Sera içersine yerleştirilen ısıtma borularından geçen sıcak su
veya su buharı yardımı ile ısıtma sağlanır. Bu borular sera içersine: · Yan
duvarlara ve çatı mahyası yüksekliğine, · Tezgahlar altına, · Bitki yatakları
üzerine, · Bitki sıraları arasına olmak üzere dört şekilde, yerleştirilebilir.
Sıcak hava ile ısıtma merkezi ısıtma sistemine bağlı borular yada her ünite
için konulan ısıtıcılar üzerine yerleştirilen borulardan yararlanarak sera
içine sıcak havanın üflenmesi ile sağlanır. Bu sistemde: · Konvektörlerle, ·
Çatıya yerleştirilen üfleyicilerle, · Yanlara yerleştirilen üfleyicilerle, ·
Üfleyiciye bağlanmış ve sera boyunca uzatılmış delikli plastik hortumlarla
sağlanır. d) Havalandırma : Seralarda havalandırma sera için havasının
sıcaklığındaki yükselmelerin önlenmesi, sera nispi neminin kontrol altında
tutulması, fotosentez ile üretilecek besin maddeleri için bitkilere gerekli CO2
sağlamak amacı ile yapılır. Sera havalandırması ile sağlam temiz havanın toprak
yüzeyindeki hareketi, toprak ve hava arasındaki gaz alışverişini arttırarak
toprak içerisindeki sirkülasyonu arttırır. Hava nispi neminin yüksek oluşu ve
iç sıcaklığı düşmesi sonucu su buharının yapraklar üzerinde ve altlarında
yoğunlaşması sonucu gelişebilecek mantari hastalıkların önlenmesi iyi bir
havalandırma sistemi ile sağlanır. Bu nedenle kaçınılmaz bir zorunluluktur.
Seralarda havalandırma sistemi olarak doğal ve zorunlu olmak üzere iki yolla
sağlanır. Doğal havalandırma sera içi havasının sera dışı havası ile sera
kapakları yardımıyla ve doğal olarak yer değiştirilmesiyle sağlanır. Doğal
havalandırma hareketinde: Sera iç ve dış sıcaklıkları arasındaki farklılık,
sera içi nemi ve rüzgarlar etkili olur. Sıcaklık farkının azaldığı, rüzgar
hareketinin durduğu dönemlerde zorunlu havalandırma vantilatör ve üfleyiciler
tarafından sağlanır. e) Sulama : Bitkilerin büyümeleri için gerekli olan
maddelerden biride sudur. Sera kurulacak alanda yıllık 850 ton / da. kaliteli
sulama suyunun bulunması zorunluluğu başta hesaba katılmalıdır. Sulama suyuna
duyulan gereksinme; üretim aşamasına, bitki çeşidine ve gelişme dönemine bağlı
olarak büyük değişiklik gösterir. Su ihtiyacının karşılanmasında da üretim aşaması
ve bitki çeşidi dikkate alınarak uygun olacak sulama sistemi uygulanır. Çelik
köklendirme ve fide yetiştirme tezgahlarında sisleme uygulaması kalite ve verim
artışında etken olacaktır. Otomatik olarak çalışan bu sistemlerde, filtre
edilip ortam sıcaklığına getirilmiş sulama suyu, mist başlıklarından toz
halinde bitkilerin üzerine pülverize edilir. Ortamın sıcaklığı ve nispi nem
oranı sürekli kontrol altında tutulur. Sistemin çalıştırılması elektronik
yaprak yada oda içerisine yerleştirilmiş higrometre yardımıyla selenoitvalf'in
açılıp kapatılması ve hidrofordaki basınç yardımıyla suyun başlıklara
gönderilmesi ile çalışır duruma gelir. Tezgah altlarına yerleştirilmiş ısıtma
boruları toprak sıcaklığının 21 oC dolayında tutulmasını ve sürekli püskürtülen
suyun yardımıyla da dikilen yeşil çeliklerde herhangi bir bozulma meydana
gelmeden köklenmeleri sağlanır. Çeliklerin sistemde kalış süreleri köklenmediği
bitkinin göstereceği tepkiye ve ortamda sağlanan optimum koşullara bağlıdır.
Kesme çiçek, saksı bitkileri ve dış mekanda kullandığımız ağaç ve çalı
çeliklerinin farklı sulama sistemleri uygulanır. Bu sistemlerin tümünde ortak
özellikler ve sistemin çalışması için gerekli ön koşullar benzerlik gösterir.
Kireçsiz bor benzeri bitkiye zararlı kimyasal bileşikler içermeyen
dinlendirilmiş bol suya gereksinme vardır. Sulama suyunun seradaki ortam
sıcaklığına yakın düzeyde olması sistemlerin çalışabilmesi için gerekli su
basıncının sağlanacağı pompa düzenlerinin, ana ve yan dağıtım boruların işletme
planına uygun olarak sera içersine dağılımı, her bir lateralin kontrol altında
tutulması için gerekli vanalar ve l ateraller üzerinde sistemin özelliği gereği
su dağıtımını sağlayacak başlık, yada dalama sulama düzenleri yer alır. Sulama
düzeni ile birlikte gübreleme ve ilaçlama fonksiyonlarının yerine getirilmesi
amacı ile basınçlı pompa düzeni ile birlikte sisteme istenilen miktarda sıvı
gübre yada ilacın karıştırılabileceği düzenler konulur. Sulamada sadece
bitkinin kök bölgesindeki (toraktaki) nem miktarının arttırılması değil aynı
zamanda hava nispi neminin de toprak nemi ve ortam sıcaklığı ile ilişkisi
kurulup gelişim ve su miktarının ayarlanması yapılır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder